TTK HAVZA RAPORUNDA DİKKAT ÇEKEN DETAY
'ZONGULDAK GÖÇ ALAN BİR KENT OLACAKTIR"
Avukat Ahmet Toptan, 1995 ve 2016 yıllarına ait Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) inceleme raporlarını Özgür Halkın Sesi'yle paylaştı.
3 ayrı alt komisyonda toplam 24 uzman ismin değerlendirmesinin yer aldığı raporda, “1992’den bu yana TTK havzasına 651 milyon dolar harcanarak alınan makineler kullanılmadan durmaktadır" ifadeleri dikkat çekti.
İlki 6 Şubat 1995 tarihli “TTK İnceleme Kurulu raporunda" Genel Maden-İş Sendikası’nca çoğaltılan 141 sayfalık kitabın başında dönemin Devlet Bakanı Önay Alpago, dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in Başdanışmanı Aykut Eken, akademisyenler, Hazine müsteşarlık uzmanları, dönemin Makine ve Maden Mühendisleri Odası yöneticileri, dönemin M.T.A. Genel Müdür Yardımcısı, dönemin TTK şube müdürü ve 26 ayrı kurum yetkilisinin imzaları ve İnceleme Kurulu dışında 3 ayrı alt komisyonda toplam 24 uzman kişinin isimleri yer alırken raporda dikkat çeken detaylar bulunuyor.
Söz konusu raporda özetle yapılan değerlendirmeler şöyle:
- Ocaklar karlı biçimde rahatça çalıştırılabilir ve kapatılamaz.
-Siyasi İktidarların gamsız ve eksik bilgi ile ocakları getirdiği kapanma/kapatılma durumu önlenebilir.
-1995 tarihli rapora göre 18550 işçi çalıştırılabilir ve üretim (ham: 8.6 milyon ton/yıl, işlenmiş 4,6 milyon ton/yıl) çok artabilir.
-Bugün her türlü kayaçta ve zor koşullarda galeri vb. açılabilir.
-Mekanize araçlarla AYAK (ocakta üretim yeri) açılabildiği gibi klasik emek yoğun yöntemlerle de AYAK açılabilir ve açılmalıdır.
-2015’te kömür ithalatına yıllık 3 milyar dolar ödenmektedir.
-1980’li yıllarda ülke taşkömürünü üretiminin yüzde 80’i yerli iken 2017’de sadece yüzde 5,7’si yerlidir.
-1974’teki 4 milyon ton/yıl üretim, 2014’te 1 milyon ton/yıla düşmüştür.
-1992’den bu yana TTK havzasına 651 milyon dolar harcanarak alınan makineler kullanılmadan durmaktadır. 651 milyonluk makineden TTK yenilenmede yararlanmalıdır.
-Merkez Atölyeleri TTK’ca yeniden yapılanmada çok önemli görevler alabilir ve almalıdır. Havzada kullanılabilen makine mühendisi ve parçaları üretmek Merkez Atölyelerinin işidir.
-İlk rapordaki (1995) 18 bin 550 işçi ile işlenmiş 4 6 milyon ton/yıl kömür üretimi öngörülebildiğine göre örneğin 30 bin işçi çalıştırıldığında ve briketlenmiş kömür satışı gibi yeni pazarlama yöntemleri denendiğinde sübvanse edilmeden çalışabilir bir TTK mümkündür.
- Ocağa alınacak binlerce yeni işçinin her biriminin başkaca 9-15 işçiye iş alanı yarattığını da ekleyelim. Zonguldak göç alan bir kent olacaktır.
-İkinci raporun sadece çelik üretimi için öngördüğü kömür üretim miktarı, diğer pazarlama olanakları ile çok daha fazla artabilir. (Briketlenmiş kömür satışı gibi.)
"DOĞRUDAN YÖNETİM MERKEZİNE BAĞLI BİR İŞLETME MODELİ OLUŞTURULMALIDIR"
1995 yılında dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in Başdanışmanı Aykut Ekren’in 141 sayfalık raporunda sonunda şu görüşlere yer verdiği ortaya çıktı:
"Gereğinden fazla karmaşıklaştırılmış olan kurumun (TTK) yönetim yapısı yalınlaştırılmalı, işletme müdürlerinin yetki ve sorumlulukları arttırılarak doğrudan yönetim merkezine bağlı bir işletme modeli oluşturulmalıdır. Bu model sayesinde idari yapı daraltılacak ve daha aşağı kademelere yetki devri yapılacaktır. Böylece çağdaş işletme sistemlerinin vazgeçilmez bir unsuru olan hızlı ve doğru karar alma mekanizması işletilebilecektir. Ayrıca kararların işletme bünyesinde alınmasıyla bürokratik gecikmeler aşılabilecek ve TTK’nin günümüz koşullarına uygun çalışan, dinamik, çağdaş bir işletme haline gelmesi sağlanacaktır.”